Yalanla iman bir arada bulunmaz…Ereğli halkını yalanlarınızla kandırmayın…
Bizim Peygamberimiz yalanla iman bir arada bulunmaz demiştir…Ereğli halkını, kamuoyunu ve devlet büyüklerimizi yalanlarınızla kandırmayın…
Çevre Bakanlığı’nın Amfi Tiyatroya el koyarak cami yapmak istemesiyle ilgili başlayan süreç devam ederken, Meclisimiz demokratik hakkını kullanarak buna ret cevabı verdi. Demokratik hakkın kullanılmasını bile hazmedemeyen AK Parti’li yöneticilerin basın toplantısındaki iddia ve iftiraları üzerine şu açıklamayı yapma gereği duydum:
“Allah, ağzımızı dilimizi yalandan korumamızı istiyor.
Kuran’da tam 114 sure var. Bu 114 surenin 79’unda, tam 278 ayette Allah bize yalan ve iftira etmenin kötülüklerini anlatıyor. 6234 ayetin 278’i “Yalandan sakının” diyor. Yalan söylemeyi, iftira atmayı, dinle kandırmayı en büyük günahlardan sayıyor.
Buna rağmen siz “ağzınızı-dilinizi eğip bükerek” yalan söylüyorsunuz. Doğru olmayan şeyleri ağzınızda geveleyip duruyorsunuz. İftira atıyorsunuz. Yalan konuşuyorsunuz. İnsanlığa zarar veriyor, toplumsal değerlerimizi zedeliyor, insanların güven duygusunu yok ediyorsunuz.
Allah’ın eviyle insanlara huzur vermeniz gerekir. Oysa siz Allah’ın evi hakkında bile insanları ötekileştiriyorsunuz. Bizi ve halkımızı Camiye, Allah’ın evine karşıymış gibi göstermeye çalışıyorsunuz. Biz Allah’ın evine, camiye karşı değiliz bunu Allah biliyor ama siz bilmiyorsunuz.
Bizim Peygamberimiz yalanla iman bir arada bulunmaz demiştir. Öyleyse yalan söylediğiniz için, iftira attığınız için bir düşünün. Ben Ereğli’ye ihanet edenlere hain diyorum. Bunu boşuna demiyorum, bunu Kuran’da Allah diyor. “Yalan söyleyenden, iftira edenden daha büyük hain” olur mu?
Yaptığınız toplantılarda söze başlarken dava arkadaşlarım diye hitap ediyorsunuz. Sizin davanız nedir? Yalanla dolanla dini duyguları sömürerek Ereğli halkını kandırmak mı? Sizin davanız zorbalık yaparak Ereğli’nin kalbini sökmek mi? Sizin davanız cek…caklarla insanların hayallerini sömürmek mi? Siz yalanlarınızla, insanlar arasındaki sevgi ve saygıyı azaltıyor, kin ve nefreti körüklüyorsunuz. Ben sizin davanızı bilmem ama benim davam, hayatım boyunca, Allah’ım bana bu canı emanet ettiği müddetçe, doğruluktan sapmadan Aşkım Ereğli’ye hizmet etmektir. Benim gerçek İslam’dan öğrendiğim budur. Doğruluktur. Sevgidir. Barıştır. Dostluktur. Ben yıllardır bu evrensel değerleri savunuyorum, savunmaya da devam edeceğim.
Bizim peygamberimiz, Müslüman kimseyi tarif ederken ‘‘Elinden ve dilinden diğer insanların emin olduğu kimsedir’’ diye tarif etmiştir. Ama biz sizin dilinizden emin olamıyoruz. Sizin yalana alışmış dillerinizden kendimizi güvende hissetmiyoruz.
Söyledikleriyle yaptıkları birbirine uymayanlar, kendi Müslümanlıklarına bir baksınlar. Bizim dinimize, inancımıza dil uzatmasınlar. Çünkü biz Allah’ın indirdiği gerçek dine inanıyoruz. Söyledikleriyle eylemleri birbirine uymayan kimseler gerçek dinden bahsetmesinler. Ben sizi, bu çirkin davranışlarınız sebebiyle tekrar uyarıyorum. Ereğli halkını, kamuoyunu ve devlet büyüklerimizi yalanlarınızla kandırmayın.
Siyasi emellerinizin kapladığı ellerinizi, Ereğli’nin üzerinden çekin. Sahilimize dokunmayın!
Halkımıza şunu söylemek istiyorum; Ereğli’ye sahip çıkarak, halkın taleplerini dikkate alarak, Ereğli için en uygun yere cami yapılması için elimizden geleni yapacağımızdan kuşkunuz olmasın. Halka rağmen bir şey yapılmasına da izin vermeyiz.”