Zonguldak’ın Ereğli İlçesi’nde, Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ereğli Mücadele Platformu Sözcüsü Niyazi Özcan, basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.
Özcan, sahil bandındaki Kahverengi Kafe’de gazetecilere yaptığı açıklamada, Ereğli-Alaplı karayolunun 15’inci kilometresindeki ücretle giriş yapılabilen Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (Erdemir) Plaj Tesisleri’ne, sınır çekilen telleri yırtarak girmeye çalışan pek çok kişinin olduğunu söyledi.
Ücretli uygulamanın başlamasından itibaren sessiz kalındığını öne süren Özcan, “halk tel örgülerin altından Erdemir Plajı’na zorla giriyor ama 1,5 aydır kimseden ses çıkmıyor. Seslerin çıkmaması da normaldir çünkü akrabalarını Erdemir’e koyarsan sesin çıkmaz” dedi. Özcan, tellerin altından geçen bazı kişilerin plaja girerken çekilen videoyu, gazetecilere izletti.
Erdemir, kısa adı OSB olan Organize Sanayi Bölgesi, Ereğli TSO ile ilçedeki icra dosyaları ve banka ipoteklerine ilişkinde düşüncelerini aktaran Özcan’ın konuşmasından satır başları ile:
ERDEMİR’DE ÇALIŞAN SAYISI DÜŞTÜ İDDİASI
“Erdemir’de 11 bin işçi çalışıyordu şimdi 4 bin 700’e düştü. Resmi kayıtlar ortada şuan itibari ile 34 bin kayıtlı icra dosyası var. Tapu Dairesi kayıtlarına göre ipotekli daire sayısı ilçede yüzde 68’e ulaşmış. Bankalar Ereğli’yi ipotek altına almış.OSB’nin başlayalı 25 yıl olmuş, 56 fabrika olması gerekiyor, 24 fabrika var, çalışan sayısı bin 151. İzmit’te sadece bir firma bin kişi çalıştırıyor. 2008 yılında Ereğli’de vergi sıralamasına 137 kişi girdi bugün ise 5 kişi. Ereğli’nin nereye geldiğini daha nasıl anlatayım? Ya da çıksınlar anlatsınlar. Bu kadar mı sessiz, suskun olunur? Vergi tahsilat durumu şuanda eskiye nazaran yüzde 65 düşmüş.
PLATFORM AÇIKLAMASI
7 aydır kimse bir şey konuşmuyor, susuyor. Biz de 7 aylık bilgileri topladık. Bu toplantının adına da, ‘hiç kimse kusura bakmasın’ diyorum.
Biz ilk geldiğimizde ‘Erdemir ruhunu seni arıyoruz’ dedik. İstanbul’a gittik, eylem yaptık, bunun üzerinden 1 yıl geçti. Bizim önümüzü kesmek için çaba gösterenler Ereğli’ye bir şeyler yapıldı da, katma değer sağladı da biz mi bilmiyoruz?
‘ADALETSİZLİK YAPILIYOR’ İDDİASI
Kimse bizi, Erdemir ile bir kavga içerisindeyiz zannetmesin. Onları üzecek bir şey söylemek istemiyoruz. Bizim söylemek istediğimiz Erdemir OYAK Vakfı Türkiye’nindir, Ereğli’nin kalbidir. Bunun içerisindeki Erdemir’i yönetim kısmındaki insanların bazı kişileri özel ilgi göstermesi, içerisinde yaptıkları adaletsizlikleri önlemek adına söylüyoruz. Kimse bedava sac, nakliye istemedi. Adapazarı, Düzce, Bolu, Bartın, Devrekli gelen herkes yükünü istediği şekilde çekti de bizim aynı şekilde çekmemizde ne mahsuru olabilir? Biz ne istemişiz, hiç bir şey istediğimiz yok, biz bunları defalarca söylesek dahi kabul edilmedi, görülmedi. Bir Konya, Kayseri, İzmir’liye yapılan Ereğli esnaf ve tüccarımıza yapılmıyor.
ÖZBAHADIR… ULUSOY… PANDIR…
Yeni gelen paşamız var, Ömer Necati Özbahadır (Oyak Yönetim Kurulu Başkanı Emekli Korgeneral). Özellikle sesleniyoruz kendisine, tamamen alt kademesindeki Coşkun Ulusoy, Ali Pandır, Başak Hanım da dahil hepsini sorgulaması, denetlemesi lazım. Yapılan ne kadar adaletsiz, haksız olaylar var ise hepsini ortaya çıkarması lazım. OYAK yeniden Ereğli ile birleşecek noktaya gelmesi lazım. Singapur’a Ali Pandır, OYAK adına bir temsilcilik açtı. Bu temsilcilikte hiç sac satılamayacağını bilmiyor mu?
İCRALIKLAR, DAĞ GİBİ
İcralar ile alakalı ise daha önce 50 bin diye söylemiştik. Resmi kayıtlar ortada, şuan itibari ile 34 bin resmi kayıtlı icrası var. Yüzde 68’e gelmiş tapu dairesindeki bankalar ipotek altına almış Ereğli’yi. Konuşmayıp da ne yapacaksın? Bu mücadeleye set atanlara taş koyanlara sesleniyorum, Allah karşısında nasıl hesap vereceksiniz?
“TSO NEYAPTI”
Rıfat Hisarcıklıoğlu Ramazan ayında buraya geldi. Orada kendisi bir şey beyan etmiş, “Yaşar Bey Ankara’ya geliyor beni hiç rahat bırakmıyor’ diye. Merak ettim Ankara’ya gidip onu rahat bırakmıyorsa Ereğli’de bir şey mi yapıldı, katma değer mi sağlandı? Ya da kimler için gidildi, kimlerin işi görüldü? Birilerine mi çalışıyor Ereğli.
“BÖBÜRLERE BÖBÜRLENE ANLATILIYOR”
OSB’nin başlayalı 25 yıl oldu gelinen noktada 24 çalışan fabrikamız var, toplam 56 fabrika olması gerekiyor yani yüzde 40’tayız. Her yerde böbürlene böbürlene anlatıyoruz. Çalışan sayımız bin 151 diye. İzmit’te bir firma bugün bin kişi çalıştırıyor. 25 yılda böbürlendiğimiz yine de Allah razı olsun. Erdemir’de 10 OSB kapatılmış, 10 bin 850’den 4 bin 700’e gelmiş işçi sayısı bunlara müdahale edilmiyor.
ESKİ VEKİLİN İSMİNİ SÖYLEMEDİ,
‘BİR SANDAL BİLE YAPILMADI’ DEDİ..!
Tersaneler konusunda bizi 5 yıl uyutulup, tersaneleri bugün açıyorum, Afrika’ya şunu yaptırdım, siparişlerimiz geliyor, Gambiya’ya şu gidiyor, anlatıldı, 5 yılda 1 adam alınmadı, bırak gemiyi bir sandal bile yapılmadı. Şimdi bugünün şartlarında insanlar çıkıp, mücadeleciyim, ben mücadeleme devam edeceğim deniliyor biz bu kadar mı uyuyan insanız? Sorgulamamız gerekiyor her ne olursa olsun.
TOBB’UN 250 BİN LİRA VERMESİYLE İLGİLİ
TOBB Birliği, Ereğli için 250 bin hibe verdi. Bu para için meclis kararı almanız gerekiyor. Aynı zamanda ‘5 yıl benden de bir şey istemeyeceksiniz’ diye şart koşuldu. Bu kadar acı çekerken, üniversite de yeni öğrenci verecek, az bir ay dur, meclisi toplayıp durup değerlendirmesi yapalım. Bu başkana diyelim ‘hayır bize 250 değil 500 ver’, biz oda da eski malzemelerle idare ederiz. Bu parayla hastane yerine yurt yapılacaksa bunlara destek verelim, Ereğli’nin katma değerine katkı sağlayalım. Ne yapacağız biz 1.5 sene sonra seçim var odanın şeklini boyayalım, altını yapalım, park yapalım, makam aracını yapalım şoför koyalım.”
Özcan, kahvaltılı basın toplantısına katılan gazetecilerin sorularına da yanıt verdi.