CHP Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz, mazbatalarını almalarının ardından teşekkür ziyaretine geldikleri Ereğli’de yerel seçim hazırlıklarına hemen başlamaları gerektiğini söylediler. Demirtaş, “Hemen yerel seçimlere hazırlanmaya başlayalım. Adayımız kim olursa olsun, bunu artık genel merkezimiz takdir edecek, tüm örgütümüz ve partimizin adayımız arkasında tek yumruk, tek yürekle durması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
CHP Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz da cumhurbaşkanlığı seçiminde Muharrem İnce’nin performansının önemli olduğunu belirterek, “Kupayı alamadık doğru, yüzde ellibir olamayınca kazanamıyorsunuz. Ama bizim aldığımız oyun farkında olan ve bundan çok korkan bir AKP var. Şu anda iktidar da değil, parlamento çoğunluğunu kaybetti. Teknik Direktörümüz Genel Başkanımız ve ekibi çok yıldız bir oyuncu lazım. Ama daha öncede rakip olmuş. Bu Muharrem İnce’ydi. Tabiri caizse Muharrem İnce’yi bir Ronaldo gibi Real Madrid gibi takımın oyununa soktu. Ve ona geniş bir alan bıraktı.” ifadelerini kullandı.
CHP Zonguldak Milletvekilleri Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz, 24 Haziran seçimleri çerçevesinde mazbatalarını almalarının ardından, beraberlerinde CHP İl Başkan Vekili Hakkı Güney ile Karadeniz Ereğli’ye teşekkür ziyaretinde bulundu.
Vekiller CHP Ereğli ilçe Teşkilatında İlçe Başkanı Şerif Sertan Ocakcı, ilçe yöneticileri ve çok sayıda partili tarafından karşılandı. Ziyarette CHP Milletvekili Ünal Demirtaş’a eşi Neşe Demirtaş da eşlik etti.
Vekiller burada yaptıkları konuşmalarda, seçimi değerlendirdi, yerel seçime en kısa sürede hazırlanmanın önemine dikkat çekti.
DEMİRTAŞ: “AYNI ANLAYIŞI YEREL SEÇİMLERE TAŞIYACAĞIZ”
CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, yaptığı konuşmada il ve örgütlerinin birlikte çalışması sonucu vekil seçildiğini ve mazbatasını aldığını belirterek, Zonguldak halkına, il ve ilçe örgütlerine, kapı kapı dolaşan, oy isteyen bütün partililere teşekkür ettiğini söyledi:
Demirtaş şöyle dedi:
“Sonuç istediğimiz gibi olmadı. Çalıştık, elimizden gelen gayreti gösterdik. Ama adaletsiz bir seçim ortamıyla karşı karşıyaydık. Bir buçuk yıl vardı cumhurbaşkanının görev süresinin bitmesine. Bir baskın seçimle, kendilerin için en uygun zamanı yaratarak seçime gittik. Kimsenin beklemediği bir anda seçim kararı alındı. O zamana kadar da o adil olmayan seçim için hazırlıklar yapılmıştı. Taşeron işçileri üç yıl beklettiler, seçim atmosferine girince kadroya aldılar. Emeklilerin taleplerini üç yıl beklettiler, tam seçim gelince hesaplarına biner lira yatırdılar. İmar affı getirdiler, bir milyon üç yüz bin vatandaş yararlandı. Vergi barışı gündeme getirdiler. Bütün bunlar seçim sonuçlarında etkili oldu.Yine tek kanallı bir dönemden geçiyoruz. Kanalın üstünde CNN, Kanal Yedi, Beyaz vs yazıyor ama hepsi tek kanal. Bir merkezden, tek bir akılla kontrol ediliyor ve ona göre propaganda mekanizmasını çalıştırıyor ve vatandaşı etkiliyorlar.
Tabii bunların hiç biri mazeret değil. Biz bu seçimi alabilirdik. Türkiye zorlu bir süreçten geçiyor. Döviz kurlarındaki artış ve dış politikadaki hatalardan dolayı kriz devam ediyor. Normal koşullarda seçimden sonra güven ortamı gelir, o seçilene halk güven duydu diye piyasalar da güven duyar ve ekonomik veriler dengelenirdi. Bu kez öyle olmadı. Döviz kurları aynen devam etti. Sonbahardan sonra gördüğüm kadarıyla döviz kurları yükselmeye devam edecek. Cari açık çok yüksek, iğneden ipliğe, samandan tosuna ithal eden bir ülkeyiz. Bunun ekonomik yansımaları vatandaşa kısmen yansıdı. Bu kısmi yansıma bile AK Parti’nin oylarını yüzde 49’dan, yüzde 42’ye çekti. Parlamentoda milletvekili sayısı 317 sandalyeden 295’e indi. Ne oldu arkadaşlar? Bu kadar seçim rüşvetine rağmen iktidar partisi küçüldü. Biz de nispi olarak üç puanlık bir düşme var. Fakat neticede bu strateji doğru kurgulandığı için milletvekili sayımızı 133’ten 147’ye çıkardık.
Parlamento aritmetiği değişti, AK Parti topal ördek oldu. Çoğunluğu yitirdi, MHP’ye mahkum oldu. Parlamentoda tüm renklerin temsil edilmesi iyi oldu. İyi Parti girdi, Saadet Partisi bizim saflarımızdan temsil edilmesini önemli buluyorum. Onlar da bir anlayış ve misyonu temsil ediyor. Demokrat Parti, Büyük Birlik Partisi temsil edilir oldu. Parlamento mozaiğinin Türkiye açısından bir kazanım olduğunu düşünüyorum. Bu zorlu süreçte Deniz arkadaşımla Zonguldak’ı temsil edeceğiz. Zonguldak’ın sorunları 16 yıldır çözüldü mü, çözülmedi. Ereğli, Zonguldak, bütün ilçeler AK Parti’nin faturasını en ağır ödeyen illerin başında geliyor. Hiçbir sorunumuz çözülmedi, çözülmeyecek de. Vatandaşımız bunu görsün istiyoruz, bir dahaki seçimde görecekler de.
Bir zam yağmuru geliyor. Vatandaşın alım gücü ciddi şekilde düşecek. Belediye seçimlerinde CHP iktidarı kurmaya çok yakın. İstanbul’da Ankara’da belediyeleri aldığımızı düşünün. Millet ittifakı bu süreci devam ettirecek. Biz de bu ittifakın lokomotifiyiz. Bu anlayışı belediye seçimlerine taşıdığımız takdirde belediye seçimlerini çok rahat alacağımızı, bu şekilde CHP iktidarını Türkiye’de kurmanın en önemli adımını atmış olacağımızı düşünüyorum. Hemen yerel seçimlere hazırlanmaya başlayalım. Adayımız kim olursa olsun, bunu artık genel merkezimiz takdir edecek, tüm örgütümüz ve partimizin adayımız arkasında tek yumruk, tek yürekle durması gerektiğini düşünüyorum. Aday o olmuş, bu olmuş bunun önemi yok. Bu süreci bizim büyük bir olgunluk ve sükunetle çalışarak, daha çok çalışarak geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum.”
CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Türkiye’yi ve CHP’yi kimin yönettiği sorunuyla karşı karşıya olduklarını belirterek şunları söyledi:
“Şahıslar mı yönetiyor, ilkeler mi yönetiyor, değerlerimiz mi yönetiyor? Bizi gerçekte yönetmesi gereken nedir. Bizi yönetmesi gereken, kendi çerçevemizdeki gelişmeleri anlatmak veya bunlarda ısrarcı olmak değil, sevdiğimizi övmek, sevmediğimizi yermek değil. Önemli olan gerçeği hangi metotla aradığımız. Şu ana kadar 24 Haziran seçimlerini bitirdik, Ereğli ve Zonguldak’ta herhangi bir yerin sonucunu bir önceki ile karşılaştıran yok. Tüm değerlendirmelerimizi kendi fikrimizce yapıyoruz. Kendi umutlarımız veya hayal kırıklıklarımıza göre yapıyoruz. Artık çalışma yöntemimizi değiştirme vakti geldi. Subjektif yorumlarımızı bir yana bırakıp gerçeği arayacağız. Bugünden itibaren de örgütlerimizle birlikte sandık sonuçlarını alacağız, CHP’nin oyu düşmüş. Bakacağız o sandıkta oy kullananlar aynı kişiler mi? Bizim oyumuz CHP ve İyi Parti’nin toplamına mı dönüşmüş yoksa başka oy davranış biçimlerine mi dönüşmüş ona bakacağız. Hangi propaganda yöntemlerini kullanıp nerede başarıya ulaşmışız, nerede başarısız olmuşuz, oralarda hangi metotları kullanmışız ona bakacağız.
Bu seçim öyle bir seçim ki bardağın yarısı dolu, yarısını boş görmemiz gerekirken, moral bozukluğuyla bardağı bomboş görmeye başladık. Sanki biz seçimi AKP yüzde 99 oy almış, biz yüzde bir oy almış gibi konuşuluyor. Hayır öyle olmadı. Genel merkezimiz cesur kararlar aldı. Bazı vekilleri, İyi Parti’ye geçirdi ve grup kurmalarını sağladı. Gerçekten seçime girememe riski dahil olmak üzere birçok riski göze alarak grup kuruldu. İyi Parti buna güvenerek imza da topladı ve seçime girdi. Bir diğer boyutu ise bizim takımın teknik kadrosu, teknik direktör genel başkanımız, yıldız bir oyuncumuz var, daha önce bize rakip olmuş. Muharrem İnce’yi bir Ronaldo gibi oyuna soktu ve ona geniş bir alan bıraktı. Muharrem İnce o alanda koştu, büyük mitingler yaptı. Büyük bir coşkuyla seçime girdik. Muharrem İnce bu maçta hat trick yaptı, ama maalesef attığımız gol yediğimiz golün altında kaldı ve maçı 4-3 kaybettik. Kupayı alamadık doğru, yüzde ellibir olamayınca kazanamıyorsunuz. Ama bizim aldığımız oyun farkında olan ve bundan çok korkan bir AKP var. Şu anda iktidar da değil, parlamento çoğunluğunu kaybetti.
Cumhurbaşkanlığı sisteminde Tayyip Erdoğan dahi yetkilerinin sınırını bilmiyor. Bu yetkileri sınırlandıracak olan bizim toplumsal tepkimiz, bizim örgütlülüğümüz ve bundan sonraki yerel seçimde göstereceğimiz performans. Bizler seçim sonuçlarını değerlendirdikten, bunlarla ilgili fikirler geliştirdikten sonra yerel seçimlerde büyük bir zafer elde etmememiz için geriye tek bir gerekçe kalıyor. O da yeterince metodlu çalışmamaktır. Yıllardan beri ben her şeyin en iyisini bilirim, benim dediğim gibi olursa olur deniyordu. Eskiden öyleydi belki. Ama dünya değişti, artık cep telefonu var, internet var, başka propoganda yöntemleri var. Muharrem İnce anlattığı şeyi tüm toplumun hayal etmesi için anlattığı Tayyip Erdoğan’ı bir de dev ekrandan izletti. CHP ve ittifak olarak iyice saflarımızı sıklaştırdık. Şimdi daha öteye geçecek, iyice kucak açacağız, AKP, MHP ve o kanatta bulunan BBP’den şimdi meyveleri toplamaya başlayacağız. Sabırlı olacağız, yılmayacağız, moralimizi bozmayacağız. AKP ve Tayyip Erdoğan biliyor ki karşısında diri, sıkı, bilimsel bilgiyle donanmış ve propagandasını buna kaydıran, buna göre hareket eden, Atatürk ilke ve devrimlerini geliştirmek için canını feda edecek bir yüzde elli var. Diğer yüzde elli içinde olanlar da var. Şimdi o menfaat birlikteliğini kırma zamanı.”
İL BAŞKANI GÜNEY: “PAZARTESİ GÜNÜNDEN İTİBAREN ÇALIŞMAYA BAŞLIYORUZ”
CHP Zonguldak İl Başkan Vekili Hakkı Güney, seçimde iktidar partisinin insanlara maddi olanaklar sağladığını ifade ederek şunları söyledi: “Evet biz güzel mücadele ettik. Sizinle partim adına onur duyuyorum. 1986 yılından beri teşkilatın içindeyim. Çalışmalarımı partimin tüzüğü gereği yapıyorum. Kadın kollarına teşekkür ediyorum. Ereğli örgütü anlamında bayan arkadaşlarımız büyük başarılar gerçekleştirdi. Gecenin birine, ikisine kadar vekilimle, örgütümüzle bunlara şahit olduk. Ereğli bir belediye seçimlerinde, biz aslında kuvvetliyiz. Geçen dönem Zonguldak’ta 12 belediyeyi aldığımızda, genel başkanımız bu olur mu diye bir söylemde bulunmuştu. Planlı bir çalışma sonunda hepsini aldık. Aynı sistemle pazartesi gününden itibaren sayın vekilim, Ünal Beyin tecrübesi var, Deniz vekilim tecrübeye katkı verecek, örgüt olarak yeniden çalışmalara başlayacağız. Artık dargınlıkları bir tarafa bırakalım. Herkes bütünleşsin. Burada yapacağımız hamleyle cumhuriyet ayakta diyeceğiz. Sizden tek istediğimiz birlik beraberlik içinde hareket etmemiz. Yolumuz açık olsun.”
OCAKCI: “ASİMETRİK BİR SEÇİM”
CHP Ereğli İlçe Başkanı Şerif Sertan Ocakcı ise “Asimetrik bir seçim geçirdik. Güçler ayrılığının olmadığı bir seçim geçirdik. İşkur önünde 25 Haziran sabahı kuyruğu gördünüz mü, belediye içindeki kuyruğu gördünüz mü bilmiyorum. Onlar insanların maddi ve manevi duygularına dokunmaya çalıştılar. Bunu da gerçekleştirdiler. Ekonomik güçle, gıda dağıtımıyla insanların vicdanen hür olmasını engellediler. Seçim sandıkları önünde, oy attığı fotoğrafı gösterene yüz lira ile üç yüz lira arasında para verdiler. Bizler buna rağmen burada dimdik çalışarak, bir şeyleri azimle başarmaya çalıştık. Her zaman söylediğimiz gibi, hakkın hukukun olmadığı bir seçimi tekrar geçirdik. Ben CHP ve Muharrem İnce’ye oy veren herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.