Saadet Partisi Karadeniz Ereğli Belediye Başkan Adayı, Harita Mühendisi Gökhan Göktaş, yaptığı açıklamada, aşırı yağış ve sel felaketini Karadeniz Ereğli merkezde yaşamamanın nedeninin Zonguldak eski Milletvekili Fazlı Erdoğan ve AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof.Dr. Ercan Candan’ın dere ıslahları projesi olduğunun altını çizdi.
Saadet Partisi(SP) Karadeniz Ereğli Belediye Başkan Adayı, Harita Mühendisi Gökhan Göktaş, son günlerde bölgemizde yaşanan sel felaketiyle birlikte yatırımlar konusunda 40 yıldır atıl vaziyette duran bölgemizde acil pek çok ihtiyaç olduğunu gösterdiğine dikkat çekti.
Göktaş, yaptığı yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi;
“Son günlerde yağan yağmurlar sonucu bugün ne yazık ki bölgemizde sel felaketleri yaşanmış ve pek çok mağduriyetler yaşanmıştır. Başta Çaylıoğlu ile civar köyler halkı ve Midilli Park sahipleri olmak üzere sel felaketine maruz kalan tüm halkımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum, yöneticilerin de zarar görenlerin zararları ile ilgili ellerinden geleni yapacaklarını temenni ediyorum.
“ACİL PEK ÇOK İHTİYAÇ VAR”
Bu felaketler bize gösterdi ki yatırımlar konusunda 40 yıldır atıl vaziyette duran bölgemizin acil pek çok ihtiyacı vardır. Biz bölge insanları ve kamuoyu bu ihtiyaçları belirleyip iktidarlardan talep ve takip etmekle yükümlüyüz. Onlarda yapmakla. İnşallah hep beraber bölgemizdeki eksikleri bu şekilde tamamlayacağız.
Bugünkü aşırı yağış ve sel felaketini Ereğli Merkezde yaşamadık, sebebi her ne kadar yapılırken gündeme gelmemiş, yapıldığında tebrik edilmemiş, bizden başka kimse dillendirmemiş olsa da sayın eski milletvekili Fazlı Erdoğan Beyin başlattığı, sayın vekilimiz Prof. Dr. Ercan CANDAN’ın da takip edip bitirdiği dere ıslahları projeleridir.
Örneğin her yağmurda tıkanan Erdemir girişindeki menfez bundan birkaç yıl önce Devrek Yol Ayrımındaki yol yarılıp tekrar ve daha geniş yapılmış ama ne yazık ki aynı dönemde bu proje kamuoyunda “toz oldu, yollar bozuldu” diye eleştirilmiş ve yapılan hizmet güme gitmiştir. Aynı dönemde Kavaklık ve Göçmenler köprüleri de yeniden yapılmıştır. İşte bu yapılanların sayesinde bizler her sene yaşanılan Kavaklık bölgesinde ki sel felaketlerinden bugün bahsetmiyoruz. Aynı derenin üst kısmında bulunan Kabasakal Deresinin de ıslah çalışmalarına başlanılmış fakat müteahhitten kaynaklı sorunlar nedeniyle yavaş ilerlemektedir. Ama bu tarz aşırı ve ani yağışlar düşünülerek, sayın vekilimizin görüşmeleri ve belediyenin de katkılarıyla çalışma alanında ki toprak yığıntıları dere içinden çıkartılarak bir felaket başlamadan önlenmiştir. Hastahane ve horoz dereleri ıslahları tamamlanmış o bölgelere sıkıntı yaşamamıştır. Gülüç’te de Erdemir ağzı ıslah edilmiştir. Alaplı’da Mollabey bölgesinde ıslah çalışmaları yapılmıştır.
Eleştiriyi seven muhalif biri olarak bu tarz açıklamama yapmamı garipseyenler olabilir fakat en başta da söylediğim üzere 40 yıllık birikmiş sorunların birden çözülmesi imkânsızdır. Geçmişin bütün sorun ve problemlerini mevcut yöneticilere yıkmaktansa doğru değerlendirme yapmak önemlidir. Burada yöneticilerin gayret ve niyetine bakılır. Bölgemize birşeyler yapmaya çalışıyorlar mı, çalışıyorlarsa başarılı oluyorlar mı, diye? Yapılan, proje aşamasında olan o kadar çok dere ıslahı, tekzib bendi vb. çalışmalar varken acımasızca eleştirmek yerine destek vermek bölgemiz açısından en yararlı iştir. Çünkü ölçüm, proje, yatırım sürecine koyma, ihale ve yapım; zaman ve siyasi güç isteyen şeylerdir. Aynı şekilde neredeyse kangren haline gelen okullarla ilgili çok başarılı yatırım ve çalışmalar son sürat devam ederken eksik ve hataları ön plana çıkartıp eleştirmek destek yerine köstek olmak haksızlık olacaktır.
Bir vatandaş, bir siyasi ve bir mühendis olarak köylerden gelen derelerde ki ıslah, gölet, vb. eksikleri tespit edip kamuoyu ve yöneticilerle paylaşmamak, takip etmemekle bizlerde sorumluyuz. Merkez için kafa yorarken bugünleri de düşünmeliydik. Ama bugünden sonra bizler elimizden geleni yapacağız, inanıyorum ki bürokrasi ve siyaset te yapması gerekenleri yapacak ve Karadeniz Ereğli, Alaplı bölgesinin sorunları süratle çözüme kavuşacaktır inşallah, umudumuz ve temennimiz budur.”dedi