Oturduğumuz yerden klavye delikanlılığı yapmak ne kadar kolay değil mi?
Bunu belki de en ağır öz eleştiri olarak kabul etmelimiyim? Zira futbol kulübü idare etmenin zorluğunu iliklerine kadar yaşayan biri olarak şuan kendime haksızlık ettiğimi de düşünmüyor değilim.
Şöyle toparlayacak olursak “kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla…”
Özetle; ben bugün Ereğli Belediyespor’u eleştirebilme hakkını yöneticiliği yıllardır yapan ve gazeteci biri olarak kendimde görebiliyorum. Yapıcı ve dökmeden, kırmadan eleştirileri yapmak kamu adına zaten biz gazetecilerin en doğal hakkıdır. Bir diğer bakış açısı ile sigorta primi ve vergi ödeyen kurumsal bir gazete olarak zaten hukuksal olarak eleştiri bizim mesleğimiz.
Aslında sözü burada Ereğli Belediyespor’a bir iğne faydası olmadığı gibi takım kapanırken sesi çıkmayan güruha getiriyorum. Halk dili ile klavye delikanlıları veya sosyal medya fenomenlerine….
Kapanmak üzere olan Ereğli Belediyespor’un Akın Katı, Tuğberk Posbıyık, AYSA Otomotiv Muhammet Aydın üçlüsü ve gizli kahramanlar (bu üçlüyü destekleyen yöneticiler) yeniden küllerinden doğmasına vesile oldu.
Örneğin AYSA Otomotiv Muhammet Aydın’ın Ereğli Belediyespor’a otobüs hazırladığını duydum. O kadar yönetim geldi ve hiç biri bu ince detayı düşünemedi veya işine gelmedi.
Herkes kendince yorum yapıyor. Alaşağı edende var, takdir edende…
Ben genelde en son söylenecek sözü en başta söylemeyi tercih edenlerdenim. Zira benim kalbimde duracağına karşımdakinin aklında dursun. İsterseniz Ereğli Belediyespor yönetimini biraz rahat bırakın ve işlerini yapsınlar. Masada kalmış bir hastaya kalp masajı yapıp, hayata döndüren bu yönetime sadece saygı duymasını bilelim.
Elbette bu eleştirmeyeceğiz anlamına gelmez. Ancak bırakalım çalışsınlar. Eksi veya artı fark etmiyor. Neyi nasıl yaptıklarına bakalım. Konuşulması gerektiğinde konuşulan söz altın değerindedir.
Kadın Futbol Takımı konusunda benim fikrim açık ve net. Parası olan gelsin yapsın. Kadın Futbol Takımı zamanında elbette başarılı sporcular yetiştirdi. Ama şu anki anlayış yetiştirme değil, gezme, eğlenme ve tozma mantığına sahip. Belki sözlerim ağır gelmiş olabilir. Ama yazımda belirttiğim gibi en son sözü ilk önce söylemek âdetimdir. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ile yarışa girecek babayiğit varsa Başkan Halil Posbıyık “buyurun gelin” diyor zaten. Halil başkanın dediği gibi amacı sadece spor yapmak olanlar zaten bugün bir yerlere geldi. Özellikle Kadın Futbol Takımı yöneticiliği hem zor hem de tehlikelidir.
Bırakın Ereğli Belediyesi Erkek Futbol Takımının yanında olsun. Çok isteyen varsa Kadın Futbol Takımını alabilir. Sürekli “Kadın Takımı yalnız bırakılıyor” diye nara atanların artık şunu görmesi lazım. Ereğli’de Halil Posbıyık var olduğu için Kadın Futbol Takımı vardı. Görüyorsunuz ki halk ve vatandaş Kadın Futbol Takımını pek umursamıyor. Yöneticiler veya hocalar gezecek diye kimse oraya sponsor olmaz. Şimdilik bu kadar…